Pera Film, geçtiğimiz Kasım ayında gerçekleştirdiği, belgesel yapımcısı ve yönetmen Tomer Heymann’ın filmlerinden oluşan retrospektif niteliğindeki programı 18 Nisan – 09 Mayıs 2020 tarihlerinde bu kez online olarak izleyici ile buluşturuyor.
Seçilmiş Aileler: Tomer Heymann programı, yönetmenin altı filmine odaklanıyor ve içinde doğup büyüdüğümüz aile kavramını, seçtiğimiz aileleri ve bir aradalıktan doğan duyguları dürüst ve hassas bir yaklaşımla ele alan belgesellerden oluşuyor.
Bir oyunculuk koçunu ve eğittiği “suçlu” çocukları odağına alırken, toplumsal cinsiyeti ve birbirini anlayabilmenin gücüne odaklanan belgesel Bu Beni Biraz Korkutuyor, değişen küresel göç modellerini ve genişleyen aile kavramını İsrail’de yasadışı olarak yaşayan Filipinli trans seks işçilerinin bakış açısıyla işleyen Kağıt Bebekler, Heymann’ın Andreas Merk’le tanışması üzerinden ilerleyen, kökler ve aşk üzerine samimi bir portre çizen Sevgilimi Ben Vurdum, aile, kayıp ve evsizliğin zihin haritalarını birleştiren dokunaklı film Taçsız Kraliçe, çekimleri sekiz yıl süren, prova çekimleriyle şimdiye kadar hiç yayınlamamış geniş bir arşiv seçkisini ve nefes kesen dans sekanslarını harmanlayan Mr. Gaga ve son olarak, iki farklı dünyada yolunu bulmaya çalışırken aynı zamanda gerçek benliğini korumak için çabalayan Saar Maoz’un yolculuğunu aktaran Şimdi Kim Sevecek Beni? filmi de programda yer alıyor.
1970 yılında Kfar Yedidia, İsrail’de doğan Tomer Heymann, geçtiğimiz yirmi yıl içerisinde pek çok belgesel film ve dizi yönetti. İlk filmi Bu Beni Biraz Korkutuyor dahil olmak üzere dünyanın dört bir yanında gösterilen filmleri, saygın film festivallerinde ödüller kazandı ve Heymann’ı İsrail’in önde gelen belgesel film yönetmenlerinden biri haline getirdi. İsrail’deki sinema okullarında ders veren Tomer Heymann, aynı zamanda halen devam eden birçok projeyle ilgileniyor.
Yönetmen: Tomer Heymann
İsrail, 2001, 57′, HDD, renkli
İbranice, Arapça; Türkçe altyazılı
Bu Beni Biraz Korkutuyor, bir oyunculuk koçunu ve eğittiği “suçlu” çocukları konu alıyor. Onların dünyasında, meydan okuma her şeydir ve Cuma geceleri kavga geceleridir. Hem yönetmen hem de oyuncu koçu olan Tomer Heymann, çocukları içlerindeki acıyı ve yaşadıkları marjinalleşmeyi kullanarak bir şey yaratmaya teşvik eder, çocuklarsa İsrail’e özgü o değerli maçoluklarından ödün vermemek için çabalar. Tomer gruba eşcinsel olduğunu açıkladığında çocuklar şok olurlar, ancak Tomer’in oyuna olan bağlılığı onların kalbini kazanmaya yeter ve İsrail’in aykırı gençliğinin sesi olacak performanslarına hazırlanmaya devam ederler.
İzlemek için.
Yönetmen: Tomer Heymann
İsrail, 2006, 80′, HDD, renkli
İbranice, İngilizce; Türkçe altyazılı
Kağıt Bebekler, değişen küresel göç modellerini ve genişleyen aile kavramını İsrail’de yasadışı olarak yaşayan Filipinli trans seks işçilerinin bakış açısıyla işleyen bir belgesel film. Aileleri tarafından cinsel yönelimleri nedeniyle evlerinden kovulan bu bireyler, haftada 6 gün, günde 24 saat yaşlı Ortodoks Yahudi erkeklere günlük bakım hizmeti sunarak Filipinler’de bulunan, onları reddetmiş ailelerine göndermek üzere para kazanmaya çalışırlar. Haftada bir defa izinli oldukları gecede ise kozmopolit Tel Aviv’in sunduğu göreceli özgürlüğün sınırları içerisinde The Paper Dolls adını verdikleri grupta drag sanatçıları olarak kendi kişisel hayallerini gerçekleştirmek için çabalarlar. Sık sık zor çalışma koşullarıyla, sokak suçlularının tehditleriyle, terör kaynaklı bomba saldırısı korkusuyla ve sürekli karşı karşıya oldukları sınır dışı edilme tehlikesiyle baş etmek zorunda kalan The Paper Dolls, nadir bulunan bir ruh zenginliğini, insanlığı ve yaşam arzusunu film karesine sığdırmayı başarır.
İzlemek için.
Yönetmen: Tomer Heymann
İsrail, 2010, 56′, HDD, renkli
İbranice, İngilizce, Almanca; Türkçe altyazılı
Tomer Heymann atalarının ülkesine Berlin Uluslararası Film Festivali’nde Kağıt Bebekler adlı filmini sunmak için gelir ve orada hayatını değiştirecek bir adamla tanışır. Berghain Panorama Bar’da başlayan bu 48 saatlik aşk macerası, Tomer ile Alman dansçı Andreas Merk arasında önemli bir ilişkiye dönüşür. Andreas, Tel Aviv’e taşınmaya karar verdiğinde, yalnızca yeni bir partnerle baş etmek zorunda kalmaz, aynı zamanda İsrail’deki yaşamın karmaşık gerçeklerinin ve bir Alman vatandaşı olarak bu gerçeklerle kişisel bağının da üstesinden gelmesi gerekir. Tomer’in Alman göçmenlerin soyundan gelen annesi, beş oğlunu da yetiştirdiği küçük bir İsrail köyünde dünyaya gelmiş ve hayatı boyunca orada yaşamıştır. Çocuklarının, kendisinin ve ailesinin inşa ettiği ülkeyi birer birer terk ettiğine tanıklık eden annenin ise şimdi yanında tek kalan çocuğu Tomer’in hayatını etkilemeye çalışmaktan başka bir şansı yoktur.
İzlemek için.
Diğer üç filmi ve tüm detayları buradan inceleyebilirsiniz.