Yine de çoğu soruya yedinci sezonda cevap bulacağımızı umarken, kıyıda köşede kalmış bazı şeylerin hiç açıklanmama ihtimali olduğu da bir gerçek… Lyanna Stark‘ın kaçırılma hikayesinin aslı gibi kafa kurcalayan durumların açıklamasını hatta belki de final sezonunun son bölümüne kadar göremeyeceğiz ama bazı sorular da var ki hiç cevaplanma ihtimali yok. -Dikkat biraz spoiler içerebilir-
İkinci sezonun sonunda, kışın Westeros‘a gelmek üzere olduğu net bir şekilde gösterilerek Samwell Tarly, White Walkers sülalesi tarafından neredeyse yutulmuş ve aralarında kaybolmuştu. Böyle güzel ve vurucu bir sahneyi sevilen bir karakterin gözünden yaşamak güzeldi fakat Sam küçücük bir taşın arkasına saklamışken neden hiçbir White Walker Sam’e bir şey yapmadı? Hatta bir ara Sam’le göz göze bile geldiler ama resmen “Diego dur allahını seversen zaten ortalık karışık” bakışı atıldı elemanımıza.
Dizide Taht Oyunları’nı yayarak oynayan çok fazla karakter var (Varys ve Littlefinger‘ı düşünürsek) ama Tyrion gerçekten onlardan biri değil. Çünkü en zayıf yanlarından biri de aceleciliği. Akıllı olmasına akıllı ama bir o kadar da düşünmeden hareket eden biri. Bunu özellikle ikinci sezondaki “What Is Dead May Never Die” bölümünde “Hand of the King” rolündeyken gördük. Ama nedense Littlefinger’a karşı en uzun oyununu oynuyor gibi. King’s Landing’e döndüğünde de yine Bran konusunu gündeme getirmedi hatırlarsanız. Konu hakkında asla konuşmadılar bile. Tyrion sanki hiç yaşanmamış gibi davrandı.
Allahaşkınıza, Westeros’ta sinek ısırsa, kağıt kesse ölen öleneyken, bu Karındeşen Jack’ten nasıl sağ kurtuldu bu kız? Robert Baratheon da Khal Drogo (sonrasında enfeksiyon kapmıştı) da vücutlarına delik açıldıktan sonra ölmüştü. Sıyrıkların, küçük yara berelerin ölüme sebebiyet verdiği bir dünyada, Waif tarafından defalarca ve hunharca bıçaklanan Arya mucizevi bir şekilde hayatta kaldı. Yaraları o kadar fenaydı ki hatta bazı fanları, hayatta kalabilmek için yüzünü takas ettiğini ileri sürmüşlerdi.
Daenerys her şeyi yakıp kül edince güzel ama bu birçok sorunu da beraberinde getiriyor. Hatırlarsanız ikinci sezonda House of Undying‘de, Dany ve ejderhaları Pyat Pree‘yi ızgara yapmıştı. Tabii ki olayın kanı burda yerde kalmadı ve üçüncü sezonun başında Dany neredeyse Warlock olduğu sinyali verilen mavi dilli küçücük bir suikastçi tarafından öldürülüyordu. Warlock’larla bağlantısı olduğu düşünülen bu küçük suikastçimiz bir daha hiç görülmedi. Kitaplarda daha farklı ve detaylı anlatılan bu suikast girişimi böyle kaldı mı şimdi yani?
Game of Thrones 6.sezonun prömiyeri “The Red Woman“da, şok edici bir gelişme olarak Melisandre‘nin büyüyle genç kaldığını ve aslında neredeyse 400 yaşında koca bir çınar olduğunu öğrenmiştik. Büyü de kolyesinde büyük ihtimalle çünkü kolyeyi çıkardığı an asıl formuna dönüyordu. Ancak dördüncü sezonun bir bölümünde kolyesiz banyo yaptığını unutmadık. Peki nasıl oldu da genç kalabildi o halde?
Thorne ve diğer isyancılar Jon Snow‘u öldürdükten sonra onu orda öylece bıraktılar ve Melisandre gelene kadar Davos’a Jon’u taşıması için zaman tanıdılar resmen. Night’s Watch adabı gereği Jon’u ölü yakılan odu yığınına bağlamaları ve yakmaları gerekiyordu. Tabii ki herifi kendi ölüm prosedürleriyle onurlandırmak istemiyorlardı ama öyle de orta yerde bırakılmaz ki kardeşim.
Stark’lar tarafından evlat edinilen ve hala hayatta olan iki dire wolf var. Biri Jon Snow’un “Ghost”u, diğeri de Arya’nın Nymeria‘sı. Kurtların öyküde ne kadar önemli yere sahip oldukları ve Stark evlatlarına sembolik olarak ne kadar bağlı oldukları göz önünde bulundurulursa, şu an ortada bir yerlerde başıboş bir kurdun geziyor olması fikri biraz yürek burkuyor. Yoksa dizi bu kurdu çok kilit bir anda lavabo aç olarak mı kullanmayı düşünüyor? Kurdun ortada olmaması, Arya’nın Stark kimliğinden uzaklaşarak ortada olmayışını mı temsil ediyor?
Sezon 6’nın en kafa yakan anlarından biri Samwell’in Oldtown’da, aslında Maester Üniversitesi olan Citadel‘e girişi ve Westeros haritası üzerinde eğilmiş olan ve aynı zamanda dizi jeneriğinde de gördüğümüz usturlapla (gök cisimlerinin yükseltisini ölçmek için kullanılan bir araç) karşılaşmasıydı.
Serinin en büyük gizemi ne Jon Snow’un soyağacı ne de demir tahta kimin oturacağı; en büyük gizem neden Westeros tarihinin en büyük sevgilisinin Podrick aka Hababam Sınıfı Hayta İsmail olduğu. Bu durum karakteri canlandıran aktör dahil kimse tarafından bilinmiyor. Sen haytasın büyük düşün!
Harbiden neden? Bu aslında diğer maddelere göre biraz daha kişisel olsa da, üçüncü sezondaki “Walk of Punishment” bölümünün sonuna koyacak başka şarkı mı bulamadılar da Hold Steady’nin The Bear and the Maiden Fair şarkısının rock uyarlamasını çaldılar allahınızın aşkına? Bölüm Jaime’nin elini kaybetmesiyle bitecek kadar trajikti. O şarkı hiç olmadı.
Game of Thrones 16 Temmuz‘da dönüyor ve bakalım bu soruların cevaplarını bulabilecek miyiz?