Tilda Swinton Filmleri: Gelmiş Geçmiş En İyi 24 Tilda Swinton Filmi

Bu 1 saat 39 dakikalık film, Anderson’ın şu ana kadarki en ses getirmiş, film eleştirmenleri tarafından övülen ve ilk kez Oscar kazanan filmi olmuştur. Stefan Zweig’in yazılarından esinlenerek yazdığı ve Ralph Fiennes, Edward Norton, Saoirse Ronan, Tilda Swinton, Harvey Keitel ve Willem Dafoe gibi muhteşem bir oyuncu kadrosuyla süslenmiş, izlerken renk şöleni yaşatan film, Budapeşte Oteli’nin ‘concergie’i yani kapıcısı olan Gustave’ın, lobide yeni işe başlayan Zero ile savaş zamanında yaşadıklarını anlatıyor.

Tilda Swinton, Bruce Willis, Edward Norton gibi isimlerin oynadığı Moonrise Kingdom (Yükselen Ay Krallığı) iki genç sevgilinin birlikte evden kaçmasını ve herkesin onları bulmak için seferber oluşunu anlatıyor. Anderson, filmde yer alan kitap kapaklarını tasarlayan sevgilisi Juman Malouf’a filmin teşekkür kısmında yer vermeyi de unutmadı. 16 milyon dolarlık bütçe, 45 milyon dolarlık hasılatla karşılaştı ve sonunda Wes Anderson’un diğer filmlerinde yaşadığı parasal zarar bu filmde işleri tersine çevirdi. Hatta başarısı burda da bitmeyen Moonrise Kingdom, Cannes Film Festivali’nde açılış filmi olarak gösterildi.

Zodiac’tan hemen sonra bir sonraki filminin çekimlerine başlayan David Fincher, Brad Pitt’le tekrar bir araya gelerek The Curious Case of Benjamin Button’ı (Benjamin Button’ın Tuhaf Hikayesi) vizyona soktu. 2008 yapımı filmde ters bir şekilde yaşlanan bir adamın hikayesi anlatılmaktadır. Ünlü yazar F. Scott Fitzgerald’ın aynı ismi taşıyan kısa hikayesinden esinlenen filmde, Pitt dışında Cate Blanchett, Taraji P. Henson ve Tilda Swinton gibi isimler de yer aldı.

Terk edilmiş bir senarist, Susan Orlean’ın “Orkide Hırsızı” nı ekrana uyarlamaya çalışırken umutsuzluğa kapılır. Tilda hangi rolde sizce? Tabii ki Susan Orlean.

Kendini beğenmiş, dahi ve milyoner cerrah Dr. Strange, geçirdiği bir kaza sonucu ellerini kullanamaz hale gelir. Fiziksel ve ruhsal tedaviyi dünyanın her tarafında arayan Strange, kendini mistik sanatını evrenine girmiş şekilde bulur. Benedict Cumberbatch’in ana karakteri canlandırdığı film, ‘sihir’ dünyasını Marvel Sinematik Evreni’ne daha kapsamlı bir şekilde tanıtır. Tilda ise canımız The Ancient One rolünde. 2021’de gelecek devam filmi Doctor Strange in the Multiverse of Madness’ta ise yer alıp almayacağı henüz belli değil.

Tilda’nın fevkalbeşer bir rol sergilediği bu Lynne Ramsay filminde, Kevin’in annesi (Tilda), büyüdükçe söylediği ve yaptığı, gittikçe daha da tehlikeli olan şeylere rağmen garip çocuğunu sevmek için mücadele eder. Ama Kevin yeni başlıyordur ve son hareketi herkesin hayal ettiği her şeyin ötesinde olacaktır. Artık domates festivallerine başka gözle bakacaksınız.

Bong Joon Ho‘nun, başrolde Tilda Swinton’ı oynatmasına ve Netflix tarafından pazarlanmasına rağmen kıyıda köşede kalmış, başkaldıran filmlerinden biri Okja. Genç bir kız, güçlü ve çok uluslu bir şirketin, Okja adında büyüleyici bir canavar olan en iyi arkadaşını kaçırmasını engellemek için her şeyi riske ediyor. Tilda ise Lucy Mirando / Nancy Mirando rollerinde.

Depresif bir müzisyen sevgilisiyle yeniden bir araya gelir. Her ne kadar birkaç yüzyılı geride bırakmış olsalar da, adamın kontrol edilemeyen küçük kız kardeşinin gelişiyle her şey bozulur. Tom Hiddleston ve Tilda Swinton gibi usta oyuncuların Adam ve Eve karakterlerini oynadığı film, Jim Jarmusch‘un en güzel ve en seksi filmlerinden; müzikleri de bir o kadar SQÜRL seksisi.

Londra’dan uzaklaştığına üzülen yabancılaşmış bir genç, karanlık bir aile sırrı ile başa çıkmanın bir yolunu bulmak zorundadır. Tilda’mız anne rolünde yine.

Bir hukuk firması, bir avukatın, bir milyar dolarlık toplu davasında suçlu olduğunu bildiği bir kimyasal şirketi temsil ederken çökmesinin ardından durumu düzeltmek için “tamirci” getirir. Tilda, Karen Crowder rolünde.

400 yıllık zaman dilimini hiç yaşlanmadan, iki farklı cinsiyette yaşayan İngiliz aristokrat Orlando’nun öyküsü. Sally Potter’ın cinsel kimliği sorguladığı filmde, Kraliçe Elizabeth’in haznedarı bir erkek olarak hayata başlayan Orlando, inişli çıkışlı, arayışlar içerisindeki yolculuğunun ortasında mucizevi bir şekilde bir kadına dönüşüyor. Virginia Woolf’un romanından uyarlanan, fantastik öğelerle bezenmiş, keskin mizah ve çarpıcı imgelerle yüklü bir macera. Tilda’nın en güzel filmlerinden.

Başrolünde Bill Murray’nin rol aldığı Broken Flowers (Kırık Çiçekler) adlı filmi vizyona girmiştir. Filmde, oğlu olduğunu öğrenen bir adamın hem oğlunu hem de annesini arama çalışmaları anlatılır. Yeri geldiğinde dramatik, yeri geldiğinde komik bir şekilde anlatılan hikaye Jarmusch’a Cannes Film Festivali’nde Özel Juri Ödülü’nü kazandırmıştır. Tilda Swinton da Murray’in kapı kapı dolaşarak konuştuğu eski sevgililerinden biri (Penny) olarak rol alıyor.

Rıhtımın yakınında demiryolu görevlisi olarak gece vardiyasında bir suça tanık olduktan sonra, bir adam para dolu bir evrak çantası bulur. O ve ailesi yaşam standartlarını yükseltirken, diğerleri kaybolan vakayı aramaya başlar. Yönetmen koltuğunda Béla Tarr; Tilda ise Maloin felesége rolünde.

Doğaüstü olaylarla görevli dedektif John Constantine bir polis memurunun kız kardeşinin intiharı konusunda yardım eder. Constantine’in yapması gereken bu ölümün intihar değil, çok daha büyük ve gizemli bir olay olduğunu ispatlamaktır. DC Comics’in Hellblazer çizgi roman serisinden uyarlanan filmde, başrol dedektife Keanu Reeves hayat vermiştir. Tilda ise meşhur melek Gabriel yani Cebrail rolünde.

Bir CIA ajanının gizemli bilgilerini içeren bir disk, onu satmaya çalışan iki vicdansız spor salonu çalışanının eline geçer. Coen Kardeşler’in bu filminde Tilda Katie Cox rolünde.

Emma (Tilda), kocasıyla birlikte İtalya’da yaşamak için Rusya’dan ayrılmış üç çocuk annesi bir kadındır fakat kendini eksik hissetmektedir. Bir gün, oğlunun arkadaşı yetenekli bir şef olan Antonio çıkagelir ve kendini duygu treninde bulur. Luca Guadagnino ile kronolojik olarak ikinci iş birliği aynı zamanda.

Bir kadın genç bir çocuğu yem olarak kullanarak zorla para almaya çalışır. Tabii ki buradaki ”kadın” Tilda. Yönetmen ise Erick Zonca.

İspanyol sinemacı Alejandro Amenábar’ın 1997’de yazıp yönettiği Abre los ojos adlı filmin yeniden çevrimidir. Tom Cruise, Cameron Diaz ve Penélope Cruz’un başrollerini baylaştığı filmin yönetmeni Cameron Crowe’dur. Tilda’nın ise küçük bir rolü olmasına rağmen sevenlerine oldukça büyük gelebilecek sahneler sırtlanır.

Wittgenstein, İngiliz yönetmen ve Tilda’nın çok yakın arkadaşı olan Derek Jarman’ın 1993 tarihli bir filmi. Ludwig Wittgenstein’in felsefi düşüncesinin yanı sıra yaşam hikayesine de odaklanmaya çalışan bir yapım. Tilda ise Lady Ottoline Morrell rolünde.

Yönetmen koltuğunda, Tilda Swinton’lı “I am Love” ve “A Bigger Splash” filmlerinden tanıdığımız ve geçtiğimiz senelerde de Call Me by Your Name ile ortalığı kasıp kavuran Luca Guadagnino‘nun Tilda’ya özel dikim bir karakter hazırladığı filmlerden biri yine. Suspiria’da, dünyaca ünlü bir dans şirketinin merkezinde, sanat yönetmeni, iddialı genç bir dansçı ve yas tutan bir psikoterapistin etrafında geçen karanlık karanlık olaylar anlatılıyor. Kadroda Dakota Johnson, Tilda Swinton, Mia Goth, Dark‘tan tanıyacağınız Angela Winkler, Chloë Grace Moretz gibi isimler yer alıyor. Tilda filmde Madame Blanc, Dr. Josef Klemperer (as Lutz Ebersdorf) ve Mother Helena Markos karakterlerine hayat veriyor hatta filmi izlerken daha fazla karakteri canlandırdığı hissine kapılacaksınız. En az beş olduğunu düşünüyorum.

Paralel evrenlerde yaşayan bir adam aynı kadına aşık olurken, polis, beyinleri çalan bir seri katilin peşine düşer. Tilda’nın gizli kalmış bilimkurgu filmlerinden biri.

Swinton’ın (sürekli Tilda dediğim için artık bunu demek zorunda kaldım) arkadaşı Derek Jarman tarafından yönetilen filmlerinden biri daha. Sanatçının, şiirine nesirden daha yakın bir dilde ülkesinin gerilemesi hakkındaki kişisel yorumu. Thatcher’ın altında Londra’da karanlık bir meditasyon.

Wes Anderson imzalı The French Dispatch, kurgusal bir 20. yüzyıl Fransız şehrinde yayınlanan bir Amerikan dergisinin son sayısından hikayeler koleksiyonunu hayata geçiriyor. 1925-1975 yılları arasında geçen filmde, Benicio del Toro, Adrien Brody, Tilda Swinton, Léa Seydoux, Frances McDormand, Timothée Chalamet, Lyna Khoudri, Jeffrey Wright, Mathieu Amalric, Stephen Park, Bill Murray, Owen Wilson, Saoirse Ronan, Elisabeth Moss, Edward Norton, Christoph Waltz, Liev Schreiber gibi isimlerle dolu (5’i Oscar ödüllü) rüya takımı yine başrolde. Tilda Swinton ise J. K. L. Berensen isimli bir karakteri canlandırıyor.