Soğuk algınlığı yaşadığınızda bunun çok daha kötüsünü yaşayabilme ihtimaliniz olduğunu her zaman hatırlayın. Özellikle de bir korku filminde yaşıyorsanız…
Bu yazıda meydana gelen salgınlar etrafında yaşananları ele alan ve türün severlerinin izlemeleri gerektiğini düşündüğüm 9 filmi göreceğiz.
Küçük bir not: Zombi filmleri bu yazıda liste dışı tutulmuştur. Zombiler sonradan başka bir yazıda konuğumuz olabilir. Kim bilir?
Yönetmen Wolfgang Petersen’ın Outbreak’inde Dustin Hoffman’ın canlandırdığı virolog Binbaşı Sam Daniels’ı küçük bir kasabada hayatı felç eden bir salgını kontrol altına almaya çalışırken izliyoruz. Kadrosunda Dustin Hoffman’a Morgan Freeman, Kevin Spacey, Rene Russo, Cuba Gooding Jr. ve Donald Sutherland gibi ünlü isimlerin eşlik ettiği Outbreak 90’lar filmlerinin bütün klişelerini barındıran ancak yine de film boyunca dikkatinizi elinde tutabilen bir film.
Yönetmen Jaume Balaguero’nun REC’i Amerikan versiyonu ve devam filmleri öncesinde türe yeni bir bakış açısı getiren filmlerden. Barcelona’da bir itfaiye ekibini görüntüleyen televizyon ekibinin gelen bir çağrıya itfaiye ekibiyle birlikte katılmasını izlediğimiz filmde; her şey gelen bu çağrıya yanıt vermeye gittiklerinde hiç de bekledikleri gibi bir durumla karşılaşmamalarıyla başlıyor. “Found Footage” yani sonradan bulunan kamera görüntüleri gibiymiş çekilen REC bu tarz filmleri sevmeyenleri bile sürükleyici anlatımıyla ekran başında tutmakta hiç de zorlanmıyor.
Yönetmen Breck Eisner’in The Crazies’i bir kasabada insanların çılgın olaylar çıkarmaları sonrası insanların rahatsızlandığından şüphelenen şerifin etrafında gelişiyor. Timothy Olyphant’ın başrolünde yer aldığı The Crazies, akıcı hikayesi sayesinde ilgi çekmeyi başarıyor.
Yönetmen Bruce McDonald’ın çektiği Pontypool’da bir radyocunun yayına gelen bir arama sayesinde bir kaç kilometre ötede gerçekleşen bir salgından haberdar olmasıyla başlamakta. Akıllıca işlenen hikayesi ile aynı türdeki filmlerden sıyrılan Pontypool gerilimin hiç azalmadığı bir film.
Ünlü yönetmen David Cronenberg’in hem yazıp hem de yönettiği Shivers bir rezidansta yaşayan insanların kontrolden çıkmasıyla başlıyor. Her ne kadar sinematografisi biraz zayıf olsa da izleyicisini ziyadesiyle rahatsız etmeyi başaran Shivers türün severlerini hayal kırıklığına uğratmayacaktır.
Sung-su Kim’in yönettiği Flu Güney Kore’ye göçmen kaçakçılığı yapan bir adamın ne olduğu bilinmeyen bir virüse maruz kalmasıyla başlayan hikayesiyle şehirde yaşanan salgını ele almakta. Duygusallığın dozunun kaçtığı bazı sahneler haricinde izleyicisini hayal kırıklığına uğratmayacaktır.
Yönetmen Fernando Meirelles’in Blindness’ı bir şehirde yaşanan körlük salgını etrafında gelişen olayları ele alıyor. Julianne Moore, Mark Ruffalo ve Danny Glover’lı kadrosu ve sağlam sinematografisi ile Blindness salgın filmlerine yeni bir bakış açısı katan filmlerden.
Kamera arkasında Steven Soderbergh’in yer aldığı Contagion’da dünya çapında meydana gelen bir salgın sonrası yaşananlar ele alınıyor. Kadrosunda Matt Damon, Gwyneth Paltrow, Jude Law, Kate Winslet ve Laurence Fishburne gibi yıldızların yer aldığı Contagion gösterime girdiği zamanda hak ettiği ilgiyi göremeyen filmlerden.
Yönetmen Danny Boyle’ın çektiği 28 Days Later, Birleşik Krallık’ı etkisi altına bir virüs salgınının başlangıcından 4 hafta sonra komadan uyanan bir hastanın başından geçenleri ele alıyor. Düşük bütçeli bir yapım olmasına rağmen anında kült statüsüne ulaşan filmin kadrosunda ise Cillian Murphy, Naomie Harris ve Christopher Eccleston gibi isimleri görmek mümkün.