Bu haber, 14-25 Mayıs 2019 tarihlerinde gerçekleşecek olan, Alejandro Gonzalez Iñárritu başkanlığındaki 72. Cannes Film Festivali‘nin, 18 Nisan’da açıklanacak tam programından önce açıklanmasını dört gözle beklediğimiz gelişmelerden biriydi.
Fragmanı geçtiğimiz günlerde yayınlanan film, Chloë Sevigny, Tilda Swinton, Bill Murray gibi efsanevi isimlerden rüya kadroya sahip ve Jim Jarmusch‘un, Broken Flowers‘tan sonra Tilda ve Murray’i ikinci kez bir araya getirişi, hem de bu sefer bir zombi filminde.
Sakin ve küçük bir kasaba olan Centerville‘de bir şeyler yolunda gitmemektedir. Ay git gide daha da büyüyüp alçalırken, gündüz saatleri de tahmin edilemez hale gelir ve hayvanlar olağandışı davranışlar sergilemeye başlar. Kimse nedenini tam olarak bilememektedir. Haber raporları korkutucu ve bilim insanları endişelidir. Ancak hiç kimse yakında Centerville’i rahatsız etmeye başlayacak en tuhaf ve en tehlikeli yankıyı öngöremez: ÖLÜLER ÖLMEZ – mezarlarından çıkıp vahşice yaşayanlara saldırmaya başlayan zombilere karşı halkın yaşam mücadelesi vermesi gerekir.
Bill Murray, Adam Driver, Tilda Swinton, Chloë Sevigny, Steve Buscemi, Danny Glover, Caleb Landry Jones, Rosie Perez, Iggy Pop, Selena Gomez, RZA, Sara Driver, Austin Butler, Luka Sabbat, Eszter Balint, Carol Kane ve Tom Waits gibi isimlerden dolayı şimdiye kadar yapılmış en iyi zombi kastı iddiasında bulunan filmin hakkını vermek gerekecek gibi duruyor.
The Dead Don’t Die, aynı zamanda Jarmusch’u, görüntü yönetmeni Frederick Elmes (Night on Earth, Paterson, Broken Flowers) ve editör Affonso Gonçalves (Only Lovers Left Alive, Paterson) dahil olmak üzere, çoğu ortak çalışanıyla bir araya getiriyor. The Dead Don’t Die, Jim Jarmusch’un onüçüncü uzun metrajı olmasının yanı sıra, George Romero’nun Yaşayan Ölülerin Gecesi‘ne de bir saygı duruşu niteliği taşıyor.
1984 Cannes Film Festivali’nde Caméra d’or kazanan ve Yeni bağımsız Amerikan sineması tarihinde bir dönüm noktası olan Stranger Than Paradise‘dan beri, Jim Jarmusch sanat dolu, duygusal evrenlerini, ilham veren müziklerini, sıra dışı mizahını bizimle paylaşmaya devam ediyor. Sıklıkla alternatif bir Amerika’yı sunan zarif rock’n roll sineması, Cannes’da şimdiye kadar Coffee and Cigarettes (1993) ve Broken Flowers’ın (2005) da dahil olduğu dört ödülle taçlandırıldı.
Merakla bekliyoruz!
Yönetmenle ilgili daha detaylı bilgi almak isteyenleri şöyle alalım: