Bir önceki yazımızda TIFF 2017’de gösterilecek filmlerden en göze çarpanları derlemiştik. Bu sene toplamda 250 filmin gösterildiği Toronto Film Festivali yarın son buluyor. IndieWire ekibinden Anne Thompson’ın derlemesine göre en iyi ve en kötü filmler belli olmuş bile.
Aynı zamanda Oscar’a koşan filmler
Del Toro’nun The Shape of Water‘ı genellikle Oscar’da En İyi Film habercisi olarak gösterilen TIFF’in Halkın Seçimi Ödülü’nü alacak gibi duruyor.
Telluride Film Festivali’ndeki başarısından sonra iyice yükselen Greta Gerwig‘in son filmi Lady Bird’ün Metacritic puanı şimdiden 92/100 olmuş durumda.
İngilizler için sinema bu sene güzel geçiyor. Christopher Nolan’ın Dunkirk’ü ile birlikte Joe Wright’ın “Darkest Hour”ı Oscar için çarpışmaya hazır. Gary Oldman‘ın Sir Winston Churchill portresini ise En İyi Aktör Oscar’ı kategorisinde geçmek zor olacak.
In Bruges, Seven Psychopaths gibi filmlerin yönetmeni Martin McDonagh’ın kara komedi olan son filmi Three Billboards Outside Ebbing, Missouri‘de Coen Kardeşler’in favori oyuncusu Frances McDormand’ı başrolde görüyoruz. Filmin Metacritic puanı ise 92.
“Force Majeure” (Turist) filminden tanıyacağınız efsane yönetmen Ruben Östlund‘un Altın Palmiye ödüllü, sanat dünyasını başarılı bir şekilde tiye alan yeni filmi The Square de Toronto Film Festivali’nin ses getirenleri arasında. Başrolde Top of The Lake ve The Handmaid’s Tale’den tanıdığımız yıldızı parlayan aktris Elisabeth Moss var.
Yine Cannes 2017’de Altın Palmiye için yarışan filmlerden biri olan ve başrolünde Diane Kruger‘i izlediğimiz “In the Fade” Fatih Akın‘ın son filmi. Film aynı zamanda Kruger’e Cannes’da En İyi Kadın Oyuncu ödülünü de getirdi.
Bu kısımlar tabii eleştirmenlerin yorumlarına göre objektifliği sorgulanabilir alanlar ama belirli bir sayının ve çeşidin üstünde film izleyenler de topluca yanılıyor olamaz herhalde. Bir de şöyle bakmak lazım tabii: çok beklediğiniz her şeyin hayal kırıklığı yaratma olasılığı vardır. Çıtalar yüksekse de yapacak bir şey yok.
Taken serisinden sonra aksiyon çizgisinden biraz daha dramatik rollere kaymaya çalışan Liam Neeson, Peter Landesman’in son filminde yer alarak değişik bir tercih yapmış ve film Neeson’a rağmen biraz hayal kırıklığı yaratmış.
Thomas Edison ile Tesla’nın finansörü George Westinghouse arasındaki elektrik çekişmesini anlatan ve kimin elektriğinin dünyayı aydınlatacağı konusundaki kavgalarını izlediğimiz bir yapım. Fakat Edison rolündeki Benedict Cumberbatch bile filmin kötü olmasını kurtaramamış diyorlar.
Festivalin kazanan listesi için takipte kalmayı unutmayın!
Peki Filmekimi 2017 film listenizi hazırladınız mı?